Hikayemiz

Burası herşeyin başladığı yer,

Medeniyetin kalbi ve merkesi olan Edremit, antik ismi ile Adramytteion, atalarımızın evidir. Aynı zamanda Dünya’nın en değerli ve kıymetlı ağacına ev sahipliği yapmaktadır, zeytin ağacı. Türkiye’nin Ege bölgesi kıyısında yer alan ve sahil şeridinde bulununan bu bölge, Dünya’nın en doğal ve değerli zeytin ve zeytinyağını üretmektedir.

1950 den beri ailemiz, zeytinyağı elde etme sürecinde modern yöntemler ile deneyimini harmanlayarak mümkemmele ulaşmayı amaçlamıştır. Geleneklerine bağlı üretim yöntemleri modern tesisler ile harmanlanmış ve en sonunda “Bab-ı Ege” markası altında somutlaşmıştır. “Bab-ı Ege” tüm bu deneyim ve birikimin sonucu olarak “Ege’ye Açılan Kapınız” anlamına gelir ve doğru zeytin ile zeytinyağının adresi konumundadır.

Coğrafi konumumuz gereği güney rüzgarlarını alan tepe ve yamaçlarımız sayesinde en mükemmel ürünü ürünleri elde edebilmekteyiz. Geleneksel hasat yöntemlerini daha doğal ürün elde etmek ve aynı zamanda coğrafi koşullar gereği kullanmaktayız. Ancak bu sayede nefaseti en yüksek ve katkısız zeytinyağını elde ederek teknoloji ile desteklenen üretim hattımız ile siz tüketicilerimize son ürünü ulaştırabilmekteyiz.

Hasat sonrasında elde edilen zeytinyağımız, en baş düşmaları olan gün ışığı ve hava ile temasını kesecek şekilde krom-çelik tanklarda muhafaza edilmektedir. Edremit ve Kuzey Ege yöresi zeytinyağının eşsiz özelliği sayesinde daha uzun raf ömrünü ancak bu şekilde elde edebilmekteyiz. Aynı özeni ambalajlarımız da da kullanarak sadece cam şişe ve sadece siyah renk cam ile muhafaza etmekteyiz. Aynı zamanda insan sağlığına ve çevreye duyarlı olmamızın sonucu olarak, laklı teneke ambalajlarımız da mevcuttur.

Tüm bu hasat ve saklama koşullarını ise uçtan uca denetlemek için akredite laboratur sonuçları ve en az aynı öneme sahip duyusal analiz sonuçlarımızı sürekli takip ediyoruz.